Benim denk geldiğim genelde 3. tip olanlar. ve şansıma ya jeep ya da kmyonet trzı büyük araçlar oluyor. Ben binerken bayağı bir kıvranıyorum, ama acaba o (ya da yolcusu) inerken benim kadar özen gösteriyor mu diye de aklıma binbir türlü soru geliyor. Bunlardan kaçmak için genellikle otoparklarda daha az yoğun yerleri ve sütün dipleri, duvar diplerini tercih ediyorum. Aracımı bu taraflara olabildiğince yanaştırıp, riski azaltmayı umuyorum, ama yurdum hayvanları bir değil ki..... yine gelip buluyorlar beni...
2009 yılında, şirket aracı Focus kullanıyordum, Susurluk Outlette mola vermiştim, mola yeri bomboştu, ancak geri döndüğümde sürücü kapıma neredeyse 0 yanaşmış bir araç gördüm, öyle ki yan koltuktan binebildim.... o sürücüye ettiğim küfrün haddi hesabı yoktu, arabayı biraz açıp kapıma baktığımda gövde rengi olan kapı kolunda çizik vardı.... sinirim daha da artmıştı..... sahibini aradım ama bulamadım.... Neyse yola çıktım, yaklaşık 30 km sonra tali yoldan kontrolsüz çıkan bir BMW benim sol ön kapı ve çamurluk bölgesinden bana yaklaşık 70-80 kmh hızla çarptı. Her iki araç da pert oldu. Ben kısa bir süre ünce ufacık bir çiziğe laf ederken, şimdi araç pert idi... bu olaydan sonra çok da takmamaya başladım bu tip parkedenleri....
Şimdiki civic de de sol arka kapıda bir kapı çarpma göçüğü var, kimin yaptığını dahi biliyorum, ama hiç üzerinde durmadım, bakmıyorum bile