Doğrudan enjeksiyonlu (FSI, TSI, GDI, EcoBoost...) araçlarda LPG dönüşümü

[Mesudum]

BRC Türkiye sitesinde sık sorulan sorular sayfasında aşağıdaki başlığa denk geldim, dikkatimi çekti. Civic FC5 1.5 Turbo RS modeller için durum hakkında bilgilendirme yapabilecek olabilir mi acaba?


[FONT=&quot]

• [h=4]Aracıma hangi BRC LPG modeliniz uygundur?[/h]

[/FONT]
[FONT=&quot]Temel olarak BRC sıralı Otogaz sistemlerin de 4 çeşit model vardır. 3 ve 4 silindir araçlar için BRC Sequent32 GFİ EZ Go; 5’den 8 silindire kadar olan araçlar için Plug&Drive ve Direk enjeksiyonlu araçlar için SDI (Gaz fazında çalışır) ve LDI (Sıvı fazda çalışır) kitlerimiz kullanılmaktadır. İlgili modellerden aracınızın silindir sayısı, motor gücü ve enjeksiyon tipine göre seçim yapılır.

[/FONT]
[FONT=&quot]

• [h=4]FSI, TSI, GDI, EcoBoost gibi direkt enjeksiyonlu araçlara LPG dönüşümü yapabiliyor musunuz?[/h]

[/FONT]
Evet, ilgili araçlara SDI (Gaz fazında çalışır) ve LDİ (Sıvı fazda çalışır) kitlerimiz ile dönüşüm yapabilmekteyiz.FSI, TSI, GDI, EcoBoost gibi direkt enjeksiyonlu araçlara LPG dönüşümü yapabiliyor musunuz?

Şimdi bizdeki gibi 2012 ve benzeri modellere uygulanan MY11 bunlardan hangisine giriyor?
Anladığım kadarıyla teknolojiyi biraz daha ilerlettiler ve bizdeki kiti belki Turbo/direkt enjeksiyonlulara uygulayamasalar da yenileri konusunda iddialılar.

 

[NoFeaR]

[MENTION=196]Mesudum[/MENTION] Turbo motorlar da fabrikaların lpg yakıtına göre motor üreterek piyasaya sürmediği sürece lpg markalarının dönüşümü bana çok güven vermiyor.

 

[Mesudum]

Yakıtların kalorifik değerlerine bakınca: Benzin: 10.400 kCal/kg; LPG: 10.900 kCal/kg. Buna göre zaten araçların LPG ile çalışmada bir miktar soğutmaya ihtiyacı vardı.

Yine de özellikle Japon motorların sağlamlığı sayesinde LPG ile çalışmada ömürde sorun yaşandığını duymuyorduk. Honda bu sağlamlığı yeterli bulmamış ki, silindir kapağı tasarımında Eco motorlarda özelleştirme ve iyileştirme yaptı.

Turbo araçlarda aşırı basınç kullanıldığı için LPG ile aşırı beslemede ekstra soğutma için özel yöntemler kullanılması gerekiyordu. Sanırım LPG firmaları bunu aşmaya başladılar. Bu konuda bir BRC kadar çalışma yapması mümkün olamayan otomobil firmalarının bu konuda hemen destek açıklamaları zor. Sonuçta şimdilik top BRC gibi LPG kiti firmalarında. Japon motorlar kadar ömür iddiasında bulunmayan Alman motorlarda da LPG kullanılmaya başlandıysa mutlu son yakın demektir.

Aracımın motorundan bir şikayetim varsa, o da 6 yılı geçmiş olsam da, düşük devirlerdeki yüksek tork verimidir. 1,3 Opel CDTi motordaki 69PS/175Nm yerine şimdi Civic ile 125PS/152Nm almak yetmiyor açıkçası. Ben de onu mecburen ve acımasızca 6000RPM çevirerek beygir gücü ile aşmaya çalışıyorum, ki doğrudan TL×L/km maliyetine yansıyor.

 

[NoFeaR]

[MENTION=196]Mesudum[/MENTION] Usa da benzin fiyatı bu kadar düşük olmasaydı, Honda düşük hacim ile yüksek güç üreten turbo motorlara yıllar önce geçerdi, belki bu sayede brc de atmosferik motor yerine turbo beslemeli honda motorları için lpg çalışması yapardı ama olmadı

 

[Mesudum]

[MENTION=3]NoFeaR[/MENTION]

Dünyalarımız farklı, hem de çok farklı.

Bizde LPG her ortamda düşük maliyet sağlanması için kullanılır, onlarda çevresel faktörler yüzünden.
Şu halimize ve çelişkimize bakın: Uzun yolda benzinde çalışan motorlar tam performans ve sağlıklı uzun süreli çalışma sağlarken şehir içine gelince egzoz emisyonlarını düşürmek için LPG kullanmaya başlarlar.

USA'da önemli olan motorun yüksek güç vermesi, ama bunun yanında uzun ömürlü de olması. Bir Alman'ın 300k ömürden bahsetmesiyle dalga geçiyorlar. Bu konuda Japon araçlar pazarlarını kalite anlamında domine etmiş durumda. Bunun yolu da fındık kadar motorları aşırı besleme ile zorlayıp yüksek güç almak yerine yüksek hacimde zorlamadan aynı performansı almaktan geçiyor. Ne LPG ekonomisi, ne çevresel iyileştirmesi pek gündemlerinde değil. Zaten iş makineleri dışında dizel kullanılmadığı için çevresel etkiler minimumda.

Avrupa'da ömür önemli değil, araba sık değiştirilebilen bir eşya. Kısa ömürde çevresel yükü düşürmek adına hacimler küçültülüp emisyonlar düşürülüyor, gücü kaybetmemek için turbo gibi aşırı beslemelere geçiliyor, ama motorların ömürleri düşüyor. Benzinli araçlarda Euro standartları ile CO2 emisyonları minimuma çekildi. Dizel kullanımının avantajı ekonomiden çok aynı yakıtla daha uzun menzillere ulaşabilmekten geçiyor. Dizellerde CO2 yerine NOx ölçümleri henüz devreye girmediği için çevresel etkiler şimdilik görmezden geliniyor, iş sürüş konforuna dayatılıyor.

Sanırım İtalya'da belli yaşın üzerindeki araçlarda şehir içinde LPG kullanımı zorunlu. O nedenle LPG firmalarının çoğu İtalyan markası. Bizde de bu kadar yaygın pazar olmasına rağmen sadece Atiker çıkmış olması başka bir konu.

Türkiye ise tam bir deve kuşu: Yük taşı dersiniz, kuşum der; o zaman uç derseniz deveyim der. Ne emisyonları zorlanmamış yüksek hacimli motor alabiliyorsunuz, ne dizel araca paranız yetiyor, ne nispeten hesaplı benzinli aracı benzinde kullanabiliyorsunuz, ne LPG ile ikinci sınıf muamelesi görüp bir kapalı otoparka girebiliyorsunuz. El mahkum, LPG ile ekonomi yapmaya çalışıyoruz.