Arkadaşlar öncelikle iş seyahatimden dolayı geç yazıyorum kusura bakmayın.
Hocam elbette soğuk havada iyi ilk çalıştırmada ancak mevzu bahis soğuk havadaki viskozitesi değil. LPG + Sıcak Hava + Performanslı kullanımda bu vizkozitedeki yağın yetersiz kalabilecek olmasıdır. Bu senaryo olmasa bugün sizin LPG için seçeceğiniz yağın viskozitesi 5w40'tır. Girin yağ seçiciye ya da Motul Specific LPG yazın google'a çıkacak yağ şu:
Ben size bodozlama ne Motul Specific 5w40 LPG için şunu alın diyorum ne de emisyon değerlerini düşük göstermek adına firmanın önerdiği yağı öneriyorum. Benim önerim belli kriterlere sahip, sizin motorunuzu optimum seviyede koruyacak yağdır. 0w20 yağı önermez miyim ? Garantisi devam eden kişilere öneririm de o garanti olayını devam ettirenler kapalı kapılar ardında araca hangi kalitede ve viskozitede yağ konduğunu genelde göremezler - bilemezler.... Bunu da bir anektod olarak bırakayım. Servislerin insafı 1-2 yıl geçtikten sonra araca bakış açılarından dolayı değişir.
Bu yağ kanallarını çok duyar oldum, yani ben de bir İmalat mühendisiym ben de hidrolik sistemler üzerinde çalıştığım firmada bunlara aşinayım da motorun yağ kanalları konusunda forumca bir eğitime ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum. Bu kanalları siz kalın yağ ile tıkayamazsınız öyle arkadaşlar. Burada filtrelerin kalitesi önem arz ediyor. Bu kanallardaki akış konusu da yağı bırakıyorsunuz süzülüp akıyor, daha kolay geçiyor diye algılanıyor sanırım. Öyle değil..! Burada bir basınç söz konusu, yağ ne kadar kalınsa pompa o kadar daha iyi basar yağı (aynı pompalama devrinde), kaçağı daha az olur ve basıncı daha yüksek olur yağın. Verimliliği yüksektir çoğu zaman pompanın kalın viskozitelerde. Bu sebeple yüksek devirlerde sıcak yağda (düşük viskoziteli) düşük yağ basıncı uyarısı alabilirsiniz (0w20'yi tolere edebilecek şekildedir tabi pompanın çalışma devri) yağa benzin karışması durumu da varsa... Yağa benzin karışması, 0w20 gibi ince yağları daha da incelterek durumu daha da vahim hale getirmekte bu sebeple kısa mesafe kullanıcıları için bu da sıkıntı, 1.5 turbo kullanıcıları için aynı senaryo daha da sıkıntı. Bunun dışında yağ ne kadar inceyse bulunduğu yüzeyi o kadar kolay terk eder. O film tabakası kalmaz tabi burada kapiler etkiler de söz konusu sıkıntı olacağı noktaları araştırmak lazım.
Neyse fazla açılmadan sadete geleyim 0w20'ye ben topyekün karşı biri değilim, 0w20 gibi ince yağlar ayrıca iyi birer soğutuculardır (Bilinenin aksine ince yağ aracı çabuk ısıtmaz) motor için, ancak oluşturdukları film tabakaları lpg'li kullanım için yeterli koruyucu kalınlıkta değil bana göre. Ancak normal bir kullanıcı için aşınma değerleri her ne kadar bir kaç tık yüksek olsa da kabul edilebilir düzeydedir.
Merhabalar hocam, konudaki son 2 mesajda epey bi reklemlardan etkilenmeler görüyorum
ilk çalıştırma aşınması uzun süreli 1 hafta - 1 ay vb. sürelerde hiç çalıştırılmamış araçların yağının iyice süzüldüğü ve 0 derecenin altındaki senaryolarda genelde ciddi derecede olur. 0w olsa da yağların viskozitesi (akmaya karşı direnci) o senaryolarda epey yükselir. Bunun testleri illaki ve elbette yapılmıştır bu sebeple 0w20 burada avantjlıdır diyebilirim. "Aşınma absorbu" diye bir terim yok ancak soğukta daha akışkan olan oraya daha kolay ulaşarak sürtünme katsayısını düşürür. Youtube'daki soğuk akış testlerinden illaki etkileneceksiniz tabi ancak motorlardaki pistonlara, krank miline neblim rulmanlara yağı ulaştıran - gönderen yer çekimi değil yağ pompasıdır benim bildiğim Bu videolardan etkilenip yazıyorsanız öncelikle bunu belirteyim.
Motor yağı sıcaklığı konusunda haklısınız çoğu bu değere ulaşamaz. Ancak bilmediğiniz nokta lpg'li bir araçta yüksek devirli bir kullanımda segmanların anında 150 üstü sıcaklıklara maruz kaldığıdır.
Yağ standartları ve denetimleri konusunda sorunların olması üzücü. Motor yağındaki farklılık hemen etki etmediği için ve Honda'da sağlam motorlar yaptığı için neyseki bu konularda kısa vadede sorunlarla karşılaşmıyoruz. Ancak ben RS araçlardan sürprizler beklemiyor değilim tabi bu yağ konusunda